Yürüyerek değişip gelişicem öyle mi? Aynen öyle!

Adımlarınızı sağlam atınız…

Metroya mı yürüyorsunuz, sağlam basınız.

Yöneticinizin odasına mı gidiyorsunuz sağlam basınız…

Markete mi gidiyoruz dik durunuz.

Kuvvetli adımlar atınız. Dik durunuz dostlarım, dik durunuz. Durunuz ki özgüveniniz duruşunuzla ve beyninizle sekron çalışsın.

Beyniniz size desin ki bu dik yürüyorsa kesin kendine güveniyor ben de öyle emirler vereyim:) “Ne güzel korkmadan yürüyor, hadi bunu davranışa dönüştür Ve bu esnada seratonin de salgılandığından her yere yürüyerek gitmeye çalışmak, mutluluk hissiyle taçlanıyor Sonra ne mi yapın?

Bir karar verirken sağlam adımlar atın. Korkmayın…

İyisiyle, kötüsüyle kararlarınızın bedellerini ödemeye hazır olun. Yeter ki kendi kararlarınızı kendiniz almış olun, korkmadan, cesurca..! Yemeğini bile seçemez, iki şeyin arasında uzun süre takılı kalır, hep başkasından fikir alır halleriniz olabilir…. Başkası için iyi olan başkası için iyidir. Siz sizin için neyin iyi olacağını kendiniz seçin.. Hı kötü mü oldu? Olsun, bedeline katlanılır, en azından kendi kararınızı verdiniz.

Bu küçük ama kıymetli hap bilgi hayatınızda çok büyük değişikliklere sebep olacaktır..!

Adımlarını sağlam, korkusuzca atan kimsenin başkalarının gözünde güvenirliği artar, kendi özgüven hissi artar, seçimleri kötü çıktığında sonucunda yıkılmaz, kendi seçimi olduğundan başkasının müdahelesi altına girmemiş olmak özgür hissettirir… En azından kendisi seçmiştir!

Hep söylediğim gibi fikir sormak başka, hayatınıza müdahale edilmesi çok başka.

Sevgiyle kalın.

.

.

.

Uzm. Psikolojik Danışman/ Klinik Psikolog/ Psikoterapist Songül Çavdar